Önemli Bitki Alanı (ÖBA) nadir, nesli tehlike altında ve/veya endemik (dünyanın başka hiçbir yerinde doğal olarak yetişmeyen) bitki türlerinin zengin topluluklarını ve/veya olağanüstü zengin ve değerli bitki örtüsü çeşitlerini barındıran doğal ya da yarı doğal bir alandır.
ÖBA’lar bilimsel ve uluslararası kriterlere göre belirlenmektedir. Kısaca ÖBA kriterleri; bir alanın Avrupa ve dünya ölçeğinde tehlike altında bulunan nadir ve endemik bitki türleri, habitatları ve bunlara ait zengin örnekleri içermesi olarak özetlenebilir. ÖBA kriterleri, günümüzde uygulanmakta olan uluslararası doğa koruma sözleşme, strateji ve programlarının ilkeleri ve kriterleriyle uyumludur. Bu nedenle, ÖBA’lar uluslararası doğa koruma uygulamalarına doğrudan ya da dolaylı katkı sağlayacak bilimsel bir altyapı sunmaktadır.
Bitkiler bir habitatta biyolojik çeşitliliğin belki de en önemli göstergeleridir. Bir alanda bitki örtüsünün korunması; insan başta olmak üzere, bütün canlı gruplarının korunması anlamına gelir.
Türkiye, üçte biri kendine özgü olmak üzere, yaklaşık 11.000 tür çiçekli bitki ve eğrelti ile Avrupa'nın, Kuzey Afrika ve Yakın Doğu'nun en zengin ülkesidir. Özellikle son yıllarda yapılan araştırmalar sonucu, sahip olduğu olağanüstü zengin bitki ve habitat çeşitliliği daha iyi tanınmaya başlamıştır. Araştırmalar, Türkiye'de ortalama her beş günde yeni bir bitkinin tespit edildiğini göstermektedir.
Türkiye’nin ÖBA’ları, Türkiye’de bitki ve doğa koruma konusunda mevcut bilgi boşluğunu dolduracak önemli bir kaynaktır. Bu bilgi kaynağından yararlanarak Türkiye’de doğa koruma çalışmalarına ağırlık verilmesi büyük ihtiyaçtır. Başta şehirde yaşayanlar olmak üzere, herkese doğa sevgisini hatırlatmak ve doğa korumanın gereğini vurgulamak amacıyla ÖBA’ların bilinmesi cok önemlidir.
ÖBA’lar:
-
Türkiye’nin imza attığı uluslararası doğa koruma sözleşmelerinin ve bu çerçevede geliştirilen stratejilerin uygulanmasına kolaylık sağlar.
-
Türkiye’nin biyolojik çeşitliliğinin koruma altına alınmasına yardımcı olur.
-
Türkiye’de mevcut doğa koruma kanun ve yönetmeliklerin uygulamalarındaki aksaklıkların giderilmesine katkıda bulunur.
-
Türkiye’de yerel ve merkezi yöneticiler, üniversiteler/araştırma kurumları, sivil toplum kuruluşları ve diğer ilgi gruplarının doğa koruma amacıyla işbirliği yapması ve çözüm üretebilmeleri içinönemli bir araçtır.
|